Huzur Bulmak ve Yeniden Kaybolmak

Şu sıralar ilahiler çıkıyor kalbimden…

Son dönemde benim de ne zaman frekansımın yükseldiğini, algımın genişlediğini duyumsasam ardından gelen sakinlik, benim kendimi bu düzeye uyumlamamdan başka şey değilmiş meğer. İki düzey arasındaki geçişlerimi harmoni içinde yaşamakta hala uzmanlaşmış değilim ve frekansımı uyumlarken dış araçlara ihtiyaç duymaktaymışım. İşte o araçlardan kaçmak yerine neye hizmet ettiklerini bilerek kucakladığımda işin rengi değişti. Olmayanın yoksunluğundan değil olanın şifasından beslenmeyi öğreniyorum. Tek başınalığımın hazzı içinde kendime geniş alanlar açıyorum. 

En önemlisi kendime zaman ayırıyor kitaplarımla, kahvemle, yoga minderim ve matımla küçük yolculuklar yapıyorum. Doğanın içinde olmak bütünlüyor beni. Sesizlik içinde sakinlik bana en iyi gelen şifa bu aralar. Bayram dönüşü Longos Ormanlarına dalıyorum mesela. Küçük şeylerle mutlu olmak ve azın biriktiğine şahit olmak, ufak değişiklikleri bile coşkuyla karşılıyorum. 

Ne tuhaf. Demek seyahatin de böyle bir tılsımı var içimde. Tesadüfen yaşayamayacak kadar güçlü hissetmek bu yüzden zaruri. Bu bilinçle, bu yürekle, 40 yaşına adım sayan bir kadın olarak, özgürce ufka yol alabiliyorken, aklıma geliyor… Bir adım geride durup bakınca ezeli döngülerini sürdüren yerkürede yüreğinde ne varsa, rüyası o bahçeye çıkıyor.

Arkana bakmıyorsan, yeniden başlıyordun…

Haftaya Görüşmek Üzere.
Evrim ONUK

Paylaş:

Şimdi Keşfedin!

Yazılarım

Deniz Kenarı

Yazım Kıştan ilkbahara yürüyoruz. Bir şarkı fonda; adımlarımı hızlandırır gibi durmaksızın akan, daha çabuk denize ulaşsın diye sokaklar ve tam nakaratta bulayım diye kendimi bir

Yazılarım

Sınav, Sabır, Sebat

Gözlerimi kapattım. İki elimle göğüs kafesimi iki yana doğru sonuna kadar açtım. İçime dolan ve boşalan nefesimi ve kalbimi dinledim. Öylece açınca göğsümün ortasını, sanki

L'Atelier SoHo